Ah ne çoktuk ne kadar da çocuktuk bir zamanlar. Mutluluktu bir yanımızda bizimle birlikte her sabah güne gözlerini açan. Kayan yıldızlara uzanırdı ellerimiz, tutardı da. Ay dedeyle konuşurduk geceleri, bizi takip ediyor diye de kızardık bir güzel. Aslında her yerde onu görmek hoşumuza giderdi, bizimle geliyor diye nasıl da sevinirdik.
Uykusunu kaçırırdık gündüzlerin, gecelere inat. Gönlümüzde kuşlar büyütürdük, çünkü inanırdık ki kanatlanıp uçabilirdik biz de.
İmkansız mı, o da ne? Bizim için dağlar bile gülümseyebilirdi. Bilmezdik hüznü, badem gözlerimizdeki ışıltıydı güneş ve biz hep gökyüzüne uzayan yokuşlarda koştururduk.
İmkansız mı, o da ne? Bizim için dağlar bile gülümseyebilirdi. Bilmezdik hüznü, badem gözlerimizdeki ışıltıydı güneş ve biz hep gökyüzüne uzayan yokuşlarda koştururduk.
Sonra sebepsiz şen kahkahalarımız vardı göğü inleten ve taşların kalbinde açan menekşelerimiz. Yalnız, çikolatalar için akardı gözyaşlarımız ve de düşüp kanattığımızda dizlerimizi. Sadece canımız yandığı için süzülürdüler gerçekten, sahtesini dökmeyi bilmezdik hiç. Sevgilerimize yalan bulaşmamıştı henüz, dile gelince biz, gökyüzü selama dururdu tüm görkemiyle.
Yanan bir gönlün alevine dokunurduk minicik ellerimizle, korkusuzca. Bilmezdik riyakarlıkları.. Ne yaparsak en güzelini en sıcağını yapardık. Ne söylersek hep yüreğimizin derinliklerinden bir bahar tazeliğinde, kopup da gelirdi. Ve biz gülümseyince kuruturduk bütün gözyaşlarını ruhun.
Çocuktu ya kalplerimiz;
Masumduk
İçtendik
Mecnunduk
Leylaydık…
Dünya bizimdi ve yaprak dökmezdi hiç umutlarımız…
***
Hangimiz saklamaz ki hala çocuksu yanını yüreğinin bir köşesinde? Ne güzel bir mirastır o, ruhumuz için.
Yanan bir gönlün alevine dokunurduk minicik ellerimizle, korkusuzca. Bilmezdik riyakarlıkları.. Ne yaparsak en güzelini en sıcağını yapardık. Ne söylersek hep yüreğimizin derinliklerinden bir bahar tazeliğinde, kopup da gelirdi. Ve biz gülümseyince kuruturduk bütün gözyaşlarını ruhun.
Çocuktu ya kalplerimiz;
Masumduk
İçtendik
Mecnunduk
Leylaydık…
Dünya bizimdi ve yaprak dökmezdi hiç umutlarımız…
***
Hangimiz saklamaz ki hala çocuksu yanını yüreğinin bir köşesinde? Ne güzel bir mirastır o, ruhumuz için.
hep çocuksu, masum bir yanımız kalsın..
YanıtlaSilhuzur bulutundan huzurumu aldım kaçıyorum ve bu huzuru hep arıyorum :)
güzel sabahlar :)
Teşekkür ederim mavimm ne mutlu huzur dağıtabilmek:)
Silsana da güzel sabahlar:)
kalsın, kalmalı zaten dimi:)
Umutlarımız hiç dökmeye keşke o umut dolu yapraklarını..
YanıtlaSilÇocukluk.. insana verilmiş en güzel hediye.. ve insan bu hediyenin kıymetini kaybediince anlıyor, çoğu zaman. ya da kaybettiğini sanıyor.
değil mi..
:)
her şeyde olduğu gibi elde olan elden gidince daha bir kıymete biniyor anlaşılıyor değeri ama çocuk ruhlar olarak bir zamanlar eminim çoğumuz pek güzel pek ala kullanmışız tadını çıkarmışızdır bunun:) ve hala içimizde bir yerlerde göz kırpan bir yanımız vardır elbette evet;)
Silgeçmişe yolculuk yaptırdın...yüreğimde çiçekler açtı birden...içimdeki çocuk selam durdu güneşe yeniden...:)
YanıtlaSilOh oh ne güzel o zaman:) Ve ne güzel satırlar döküldü yüreğinden:)
SilSağ ol canım benim:)
Başlık ve içerik çok güzel olmuş üslubunuzu beğendim. Takibe alıyorum. :)
YanıtlaSilHoş geldiniz. Teşekkür ederim ne mutlu beğendiyseniz:)
SilAh minel çocukluğum :) Bu yazın nostaljiye götürdü beni :)
YanıtlaSilE güzel olmuş o zaman:)
SilYazını okuyunca dut ağacında oturan, karıncalarla konuşan, kuşların yuvasına ekmek taşıyan Hamiyet'i özledim ben :( Çok güzel yazıydı canım. Mutlu geceler ve selamlar enişteye :)
YanıtlaSilÇocukluğa gitmek şöyle bir dolaşmak anı bahçelerinde, güzeldir. Sevindim.
SilÇok teşekkür ederim hayatım. Aleykümselam;)
ahh,dut ağacına çıkıparı soktuğunda ağlaya ağlaya inişim aklıma geldi:)
YanıtlaSil:)) Bir dut ağacı macerası var herkeste anlaşılan.
SilMasumiyet de orada gizli.
YanıtlaSilÇocuk gözlerimizde,
Hani o hiç aldatılmadığımız gözlerimizde.
;)
Çok güzel yazmışsın.
Sevgilerimle
:)
Çok teşekkür ederim:) Sevindim beğenmene.
Silsevgiler:)